luni, 20 septembrie 2010


Orhan Pamuk - Ma numesc Rosu (Benim adım Kırmızı)

Orhan Pamuk este cel mai cunoscut scriitor turc contemporan, laureat al Premiului Nobel pentru literatura pe anul 2006, care "in cautarea sufletului melancolic al orasului sau natal, a descoperit noi simboluri pentru infruntarea si impletirea dintre culturi."
Opera sa a fost tradusa in peste 40 de limbi si publicata in peste 100 de tari. Aceasta cuprinde romane, printre care "Beyaz Kale" ("Fortareata alba"), "Kara Kitap" ("Cartea Neagra"), "Yeni Hayat" ("Viata cea noua"), "Benim adım Kırmızı" ("Ma numesc Rosu"), "Kar" ("Zapada"), si un volum de memorii dedicat Istanbulului.

In romanul "Ma numesc Rosu" intalnim un Istanbul nelinistit si crepuscular la sfarsit de epoca otomana... Pe malurile Bosforului, lumea fascinanta a miniaturistilor bantuita de crime misterioase... Un roman coborat dintr-un covor oriental, demn de "O mie si una de nopti"... O fantezie, un puzzle filosofic la limita dintre Occident si Orient...

Fragmente:

"Inainte de pictura era intuneric, iar dupa pictura tot intuneric va fi. Ne amintim ca Dumnezeu ne-a spus "sa fim", laolalta cu vopselele, cu harul si cu dragostea noastra. A-ti aminti inseamna a sti ce ai vazut. A sti inseamna a-ti aminti ce ai vazut. A vedea inseamna a sti fara a-ti aminti. Prin urmare, a picta inseamna a-ti aminti de intuneric. Dragostea de pictura a marilor maestri este dorinta de a reveni, odata cu culorile, la intunericul lui Dumnezeu, stiind ca vazul si culorile au fost zamislite din intuneric. Cel care nu are memorie nu-si aminteste nici de Dumnezeu, nici de intunericul Sau. Pictura tuturor maestrilor cauta, in culori, acel intuneric profund din afara timpului. "


"Cartile nu adauga nefericirii omenesti decat o anumita adancime, pe care noi o socotim a fi consolare."


"Cum pot fi istorisite culorile pe care le-am zarit in timpul acestei miraculoase inaltari la cer? Am vazut ca intreaga lume e faurita din culori, ca totul era colorat. Am priceput acum ca minunea care ma primea in brate cu dragoste, care ma lega de intreaga lume era culoarea, dupa cum am simtit ca forta care ma deosebea de toate celelalte lucruri era faurita din culori. Am vazut ceruri de culoare portocalie, trupuri frumoase de culoarea frunzei verzi, oua cafenii, cai legendari de culoare azurie."

"-Zugraviti, maestre, simtamantul de rosu, pentru cel care n-a vazut niciodata aceasta culoare.
-Daca l-am putea atinge cu buricul degetului, ar fi ceva intre fier si arama. Daca l-am putea lua in palme, ne-ar arde. Daca l-am putea gusta, ar fi satios ca o carne sarata. Daca l-am putea lua in gura, ne-ar umple-o. Daca l-am putea mirosi, ar mirosi a cal. Daca ar mirosi a floare, ar semana cu musetelul, nu cu trandafirul rosu."


Portrait of Orhan Pamuk


Candan Erçetin - Gamsız Hayat




Candan Erçetin - Yalan


Text

Türkiye

Türkiye, Asya ile Avrupa arasında bir köprüdür. Büyük bir ülkedir. Türkiye'de yaklaşık 70 milyon insan yaşıyor. Başkenti Ankara'dır. Üç tarafında deniz vardır. Türkiye'nin dört denizi vardır. Bunlar Karadeniz, Akdeniz, Ege Denizi ve Marmara Denizi'dir. En büyük şehirleri; Istanbul, Ankara, Izmir, Bursa, Samsun ve Adana'dır.

Türkiye'nin yedi bölgesi vardır. Bunlar; Marmara, Akdeniz, Karadeniz, Ege, Iç Anadolu, Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu'dur. Ankara, Iç Anadolu Bölgesi'ndedir. Istanbul, Marmara Bölgesi'nde; Izmir de Ege Bölgesi'ndedir.

Türkiye'nin çok çeşitli meyve ve sebzesi, çok güzel dağları, ırmakları ve gölleri vardır. Türkiye'nin tarihi eserleri çok zengindir. Bu nedenle, Türkiye'ye her yıl Avrupa, Amerika, Afrika ve Asya'dan birçok turist geliyor. Türkiye'nin güneşi ve denizi çok güzeldir.


Vocabular:
-ara = distanta, interval, spatiu
-köprü = pod
-ülke = tara
-yaklaşık= aproximativ
-başkent = capitala
-taraf = parte
-Karadeniz = Marea Neagra
-Akdeniz = Marea Mediterana
-Ege Denizi = Marea Egee
-bölge = regiune
-Iç Anadolu = Anatolia Centrala
-Doğu = Est
-Güneydoğu= Sud-Est
-çeşit = fel, sortiment
-ırmak = rau
-göl = lac
-tarih = istorie
-eser = creatie, opera
-zengin = bogat, abundent
-güneş = soare

(Dupa cum se observa, in limba turca, semnul de punctuatie care anunta enumerarea nu este "doua puncte", ci "punct si virgula")

Intrebari:

1. Türkiye nerededir?
2. Türkiye'nin kaç bölgesi vardır?
3. Türkiye'nin çevresinde hangi denizler vardır?
4. Niçin Türkiye'ye çok turist geliyor?
5. Türkiye'ye hangi memleketlerden (memleket = tara) turist geliyor?

Exercitii (Alıştırmalar)

A. Completati cu sufixele corespunzatoare:


1. Onlar ben... araba... biniyorlar.

2. Siz onlar... dolap... kitap alıyorsunuz.

3. Biz sen... oda... çıkıyoruz. (çıkmak = a iesi, a urca)

4. Ayşe siz... bahçe... gitmek istiyor.

5. Bu yemek... koku... nefret ediyorum. (koku = miros)

6. Kitap biz... çanta...

7. Onlar sen... köpek... korkuyorlar.

8. Biz o... filmler... hoşlanmıyoruz.

9. Siz ben... öğretmen... ne istiyorsunuz?

10. Köpek onlar... bahçe.
..
11. Sen ben... sandalye... oturuyorsun.

12. O sen... araba... almak istiyor.

13. Ben... ev... biliyor musunuz?

14. Sen... ceket... çok beğeniyorum.

15. Biz... duvar... resim var.

16. Siz... sınıf... yeni bir profesör geliyor.

17. Ben... el... hiçbir şey yok. (Nu am nimic in mana)

18. Ben... sorular... cevap ver, lütfen!

19. Ahmet'... baba... geliyor.

20. Senin kulak... bir şey söyleyeceğim. (Iti voi spune ceva la ureche)


B. Traduceti in limba turca:


1. Azi vine la mine prietena mea.

2. Il vad pe prietenul tau.

3. Vreau sa citesc ultimul roman al lui Orhan Pamuk.

4. Vreau sa ascult noile cantece ale lui Yalın.

5. Profesorul nostru este varul fratelui lui Ali.

6. Copilul nostru nu vorbeste.

7. Mama voastra merge la prietenele ei din copilarie.

8. Scoala noastra se afla intr-un cartier nou, departe de casa bunicilor mei.

9. Gradina noastra acum nu este atat de frumoasa.

10. Fiul lor inca nu merge la scoala, dar copiii vecinului nostru merg la scoala.



Raspunsuri:


A.

1. Onlar benim arabama biniyorlar.

2. Siz onların dolabından kitap alıyorsunuz.

3. Biz senin odandan/odana çıkıyoruz. (Noi iesim din camera ta; urcam in camera ta)

4. Ayşe sizin bahçenize gitmek istiyor.

5. Bu yemeğin kokusundan nefret ediyorum.

6. Kitap bizim çantamızda(dır).

7. Onlar senin köpeğinden korkuyorlar.

8. Biz onun filmlerinden hoşlanmıyoruz.

9. Siz benim öğretmenimden ne istiyorsunuz?

10. Köpek onların bahçesinde(dir).

11. Sen benim sandalyemde/sandalyeme oturuyorsun. (Tu stai/te asezi pe scaunul meu)

12. O senin araba almak istiyor.

13. Benim evimi biliyor musunuz?

14. Senin ceketini çok beğeniyorum.

15. Bizim duvarımızda resim var.

16. Sizin sınıfınıza yeni bir profesör geliyor.

17. Benim elimde hiçbir şey yok.

18. Benim sorularıma cevap ver, lütfen! (Da-mi raspuns intrebarilor mele, te rog!)

19. Ahmet'in baba geliyor.

20. Senin kulağına bir şey söyleyeceğim.


B.

1. Bugün kız arkadaşım bana geliyor.

2. Arkadaşını görüyorum.

3. Orhan Pamuk'un son romanını okumak istiyorum.

4. Yalın'ın yeni şarkılarını dinlemek istiyorum.

5. Sizin öğretmeniniz Ali'nin kuzeninin kardeşidir.

6. Bizim çocuğunuz konuşmuyor.

7. Anneniz onun çocukluk kız arkadaşlarına gidiyor.

8. Okulumuz benim dedelerimin evine uzak yeni bir mahallede bulunuyor.

9. Bizim bahçemiz bu kadar güzel değil.

10. Onun oğlu henüz okula gitmiyor, ama bizim komşumuzun çocukları okula gidiyorlar.

vineri, 10 septembrie 2010



Text

Pentru ca tot este sarbatoare la musulmani, le urez si eu Iyi Bayramlar, si redau mai jos un text pe care l-am facut la curs referitor la acest subiect. Lectura placuta :)


Dini Bayramlar


Bayramlar bir milletin gelenek ve göreneklerinin en önemli parçasıdır. Genellikle bayramları "Dini Bayramlar" ve "Milli Bayramlar" diye ikiye ayırıyoruz.

Dini bayramlar, bir milletin dini kurallarıyla ilgilidir. Örneğin Müslümanlık için iki büyük dini bayram vardır. Birincisi ramazan ayının sonundaki "Ramazan Bayramı" diğeri ise "Kurban Bayramı"dır.

Müslümanlar bir aylık oruçtan sonra üç gün bayram yapıyorlar. Bayramda insanlar güzel yemekler, özellikle lezzetli tatlılar yiyorlar. Buna bu sebeple Ramazan Bayramı veya Şeker Bayramı diyorlar. Bundan iki ay on gün sonra ise Kurban Bayramını kutluyorlar. Bu bayram ise dört gün sürüyor. Her müslüman bu bayramda bir kurban kesmek istiyor. Ancak bunu yapmak herkes için mümkün olmuyor. Kurban kesmek için kişinin para durumunun iyi olması gerekiyor. Bayramın üçüncü gününe kadar kurban kesmek mümkündür. Ancak insanlar genellikle kurbanı, bayramın birinci günü kesiyorlar. Kurban etini komşulara, fakirlere dağıtıyorlar, kendileri için ayırıyorlar.

Her iki bayram da sevgiyi, saygıyı, yardımlaşmayı amaçlıyor. Bu sebeple insanlar bu bayramlarda birbirlerini ziyaret ediyorlar, büyüklerin ellerini öpüyorlar, fakirlere yardım ediyorlar.

Vocabular

-din = religie; dini = religios
-milletin = natiune; milli = national
-gelenek ve görenek = obiceiuri si traditii
-önemli= important
-parça = parte, componenta
-diye = zicand
-ayırmak = a desparti, a separa
-kural = regula, lege (kural +lar+ı+yla = cu regulile ei)
-ilgili = in legatura cu, legat de
-örneğin = de exemplu
-için= pentru
-birinci = primul (bir+inci)
-ay = luna (ay+ı+nın son+u+n+da+ki = de la sfarsitul lunii)
-diğeri= celalalt, cealalta
-ise = iar
-kurban = sacrificiu
-oruç = post
-özellikle= in special
-lezzetli= gustos
-bu sebeple= bu nedenle = bu sebepten = din aceasta cauza
-şeker = zahar, dulciuri; şekerli = cu zahar = tatlı = dulce
-kutlamak = a sarbatori
-sürmek = a dura
-kesmek= a taia
-ancak = doar ca
-mümkün= posibil
-kişi = persoana, om
-durum = situatie, stare
-gerekmek = a fi necesar, trebuie
-üçüncü= al treilea
-kadar = pana, pana la
-fakir = sarac
-dağıtmak = a imparti, a imprastia, a disemina
-kendiler = ei insisi
-saygı = respect
-yardım = ajutor; yardımlaşmak = a da ajutor reciproc, intrajutorare
-amaç = hedef = tinta, scop, tel; amaçlamak = a avea ca scop, a tinti
-birbirler = unul cu altul
-ziyaret etmek = a vizita
-büyükler = cei mari
-öpmek = a saruta
Izafet

Belirtili Ad Tamlaması

-belirtili = clar, definit
-sunt imbinari atributive dintre substantive
-primul termen primeste Genitivul, iar al doilea termen primeste sufixul posesiv de persoana a III-a singular

Ex:

-kapının anahtarı
(cheia usii; kapı = usa; anahtar = cheie)
-kızın baba
(tatal fetei)
-müdürün sorumluluğu
(responsabilitatea directorului; müdür = director; sorumluluk = responsabilitate)


Belirtisiz Ad Tamlaması

-belirtisiz = neclar, nedefinit
-primul termen sta in absolut, iar al doilea termen primeste sufixul posesiv de persoana a III-a singular

Ex:

-kapı anahtarı
(cheie de usa)
-yaz günü
(zi de vara)
-se redau si numele de oras, de strada: Bükreş şehri (orasul Bucuresti), Timisoara Caddesi (bulevardul Timisoara)
-se reda si anul: 20 yaşında (in varsta de 20 de ani), 2010 yili (anul 2010)


Zincirleme Ad Tamlaması

-zincir = lant

Ex:

-doktorun kızının arkadaşı (G+pos.ps.IIIsg.+G+pos.ps.IIIsg.)
(prietenul fetei doctorului)
-komşumun arkadaşının annesi (pos.ps.Isg.+G+pos.ps.IIIsg.+G+pos.ps.IIIsg.)
(mama prietenului vecinului meu)

!!! Exista o serie de cuvinte care, atunci cand primesc un sufix cu initala vocalica, pierd vocala din silaba a doua.

Ex:

-şehir (oras) -> şehri (Bükreş şehri; şehrim = orasul meu)
-oğul (fiu) -> onun oğlu (fiul lui)
-mutuk (cuvantare, discurs) -> mutku (bakanın mutku: cuvantarea ministrului)
-resim (desen, fotografie) -> resme bakın! (priviti desenul)
-karın (abdomen inferior, burta) -> karnım ağrıyor (ma doare burta)
-vakit (zaman = timp) -> bugün vaktimiz yok (nu avem timp azi)
-burun (nas) -> burnum akıyor (imi curge nasul)
-nehir (fluviu) -> Tuna Nehri (fluviul Dunarea)

Si, ca o completare si reamintire, va spun ceea ce profesoara ne zicea deseori: fiti atenti la fiecare litera, deoarece fiecare litera comporta o informatie gramaticala :)

miercuri, 8 septembrie 2010

Candan Erçetin - Elbette




Elbette
Güneş her akşam batıp hergün doğuyorsa
Çiçekler solup solup tekrar açıyorsa

En derin yaralar kapanıyorsa
En büyük acılar unutuluyorsa

Neden korkulur hayatta söyleyin bana
Ben neden hep aynı kalayım söyleyin bana

Elbette bazen çiçek açıp bazen solacağım
Elbette daldan dala konup sonra uçacağım
Elbette bazen hızla dönüp bazen duracağım
Elbette bazen söyleyip bazen susacağım

İnanmadım asla inanamam
Herşeyin bir sonu olduğuna

Elbette bugün ağlıyorsam yarın güleceğim
Elbette önce çekip gidip sonra döneceğim.

Of course
Even If the sun sets every evening and rises again in the morning
and the flowers fade but blossom again
I have the security and sanctity of love.

Even the greatest wounds heal and the greatest pains get forgotten
In the security and sanctity of love.

Therefore, tell me why and what is there to be afraid of in life?
Tell me why I should always stay the same?
Time moves and changes take place,
But I have the security and sanctity of love.

Of course sometimes I’ll fade and sometimes I’ll blossom
Of course I’ll fly from one tree branch to another
of course sometimes I’ll spin around fast and sometimes I’ll stop
Of course sometimes I’ll yell and sometimes I’ll be quiet
This is within the safety and security of my love

I've never believed and will never believe
That everything has an end

Of course if I’m crying today yet, tomorrow I’ll smile
Of course if I leave today, tomorrow I’ll return
Safe and secure in the sanctity of love.

(traducerea de aici)

Nedim Gürsel - Fiicele lui Allah

Nedim Gürsel este un mare autor turc contemporan cu Orhan Pamuk. Autor a aproximativ 30 de lucrari de diferite genuri, tradus in peste 12 limbi, acesta s-a nascut in 1951, iar in prezent locuieste la Istanbul sau Paris, unde a studiat. Nedim Gürsel preda Limba si Literatura turca la Sorbona.

Ultima sa carte, "Fiicele lui Allah", a starnit reactii furtunoase, fiind judecat pentru insultarea religiei. Si primul sau roman, "Prima femeie", a fost cenzurat, pretinzandu-se ca ofenseaza moralitatea publica.
Mai multe despre acest subiect gasiti in acest articol, iar in acesta veti putea citi si fragmente in limba romana din cartea "Fiicele lui Allah", ce este in curs de aparitie la editura Curtea Veche. Pare interesanta.

Personajul romanului, dupa decesul tatalui si plecarea mamei sale, este crescut de bunicii lui. Bunicul, jurist, mutilat in razboi si musulman foarte pios, incearca sa-i insufle principiile islamului, in timp ce bunica sa ii relateaza legende nascute din traditia turca. Isi creeaza astfel propria reprezentare imaginara, obsedat de bine si de rau si de episoadele vietii Profetului Mahomed. Devenit adult, el gaseste printre hartiile bunicului sau decedat un carnet cu notite luate in Arabia in timpul primului razboi mondial, in care acesta povesteste cum a fost nevoit sa se lupte cu alti musulmani si sa apere orasul sfant Medina impotriva arabilor rasculati si aliati ai englezilor.
In acest magnific roman, Nedim Gürsel face o intoarcere in sursele gandirii si scrierii sale, se interogheaza asupra credintei si asupra Turciei moderne nascuta din marele Imperiu Otoman.

Prezentarea am gasit-o pe net si astept cu nerabdare aparitia cartii si in limba romana. Alaturi de scriitori precum Orhan Pamuk si Elif Safak, e o adevarata placere sa descoperi noi autori turci. Merita cititi!
Pronumele personale in genitiv

Sg.

1. Ben -> Benim = al meu, a mea
Ex: canım benim = draga mea, dragul meu

2. Sen -> Senin = al tau, a ta
Ex: senin günün = ziua ta

3. O -> Onun = al ei/lui, a ei/lui
Ex: onun kedisi = pisica lui

Pl.

1. Biz -> Bizim = al nostru, a voastra
Ex: bizim babamız = tatal nostru

2. Siz -> Sizin = al vostru, a voastra
Ex: sizin komşunuz = vecinul vostru

3. Onlar -> Onların = al lor, a lor
Ex: onların arabaları = masina lor


Cand pronumele apare fara substantivul pe care il determina, se va atasa sufixul -ki.

Exemple:

-Benim kedim çok yaramaz. Seninki yaramaz mı? Hayır, benimki yaramaz değil.
(Pisica mea este foarte neastamparata. A ta este neastamparata? Nu, a mea nu este neastamparata)
-Sizin gülleriniz çok güzel, ama onlarınki değil.
(Trandafirii vostri sunt foarte frumosi, insa ai lor nu sunt)
Cazul Genitiv

Pentru temele terminate in consoana terminatiile sunt urmatoarele:
-ın, -in, -un, -ün

Pentru temele terminate in vocala sufixele vor fi:
-nın, -nin, -nun, -nün

Sufixul il primeste persoana posesoare.

Exemple:

-kız = fata -> kızın = a, al fetei
-makale = articol -> makalenin = a, al articolului
-Ali' nin = a, al lui Ali
-telefon -> telefonun = a, al telefonului
-ütü = fier de calcat -> ütünün = a, al fierului de calcat
Sufixele posesive

Sunt accentuate.
Pentru temele terminate in vocala, avem sufixele:

sg.
ps.I -m
ps. a II-a -n
ps. a III-a -, -si, -su, -

pl.
ps.I -mız, -miz, -muz, -müz
ps. a II-a -nız, -niz, -nuz, -nüz
ps. a III-a -ları, -leri

Ex: anne = mama
-annem = mama mea
-annen = mama ta
-annesi = mama ei/lui
-annemiz = mama noastra
-anneniz = mama voastra
-anneleri = mama lor

-babam = tatal meu
-baban = tatal tau
-baba = tatal lui/ei
-babamız = tatal nostru
-babanız = tatal vostru
-babaları = tatal lor

Pentru teme terminate in consoane, avem sufixele:

sg.
ps.I -ım, -im, -um, -üm
ps. a II-a -ın, -in, -un, -ün
ps. a III-a -ı, -i, -u, -ü

pl.
ps.I -ımız, -imiz, -umuz, -ümüz
ps. a II-a -ınız, -iniz, -unuz, -ünüz
ps. a III-a -ları, -leri

Ex: kitap = carte
-kitabım = cartea mea
-kitabın = cartea ta
-kitabı = cartea ei/lui
-kitabımız = cartea noastra
-kitabınız = cartea voastra
-kitapları = cartea lor

Exista doua exceptii:

1. su = apa -> su+y
-suyum = apa mea
-suyun = apa ta
-suyu = apa ei/lui
-suyumuz = apa noastra
-suyunuz = apa voastra
-suları = apa lor

2. ne? = ce? -> ne+y
-neyim var? = ce am eu?
-neyin var? = tu ce ai?
-nesi var? = el ce are?
-neyimiz var? = ce avem noi?
-neyiniz var? = ce aveti voi?
-neleri var? = ce au ei?

Ex. de substantiv la plural: eller = maini
-ellerim = mainile mele
-ellerin = mainile tale
-elleri = mainile ei/lui
-ellerimiz = mainile noastre
-elleriniz = mainile voastre
-elleri = mainile lor

Omonimii de forme:

-çocukları = copilul lor
-çocukları = copiii lui
-çocukları = copiii lor

-intre sufixul predicativ de prezent persoana I singular: -kardeşim = eu sunt frate (nu e niciodata accentuat), si sufixul posesiv pentru tema terminata in consoana: (benim) kardeşim = fratele meu (e mereu accentuat)
-intre cazul genitiv: kardeşin = a fratelui, si sufixul posesiv de persoana a II-a sg: (senin) kardeşin = fratele tau.


Ordinea sufixelor la substantive

1. sufixul pluralului
2. sufixul posesiv
3. sufixul cazual

Ex:
-Arkadaşlarıma gitmek istiyorum.
(Vreau sa merg la prietenii mei)
-Kardeşlerimi çok özlüyorum.
(Mi-e foarte dor de fratii mei)

Exceptie:
-cand sufixul posesiv il precede pe cel al pluralui:
-Bugün annemler geliyor.
(Azi vin ai mei; prin forma "annemler" intelegand mama, tata, sora, fratele, cei care sunt in familie)

!!! Sufixul posesiv terminat in vocala nu se lipeste direct de sufixul cazual, ci se adauga "n" de legatura.

Exemple:
-onun babandan kitabı alıyorum
(iau cartea de la tatal lui)
-kitap onun arabandadır
(cartea e in masina lui)
-onun evine gidiyorum
(merg la casa lui)

duminică, 5 septembrie 2010


Exercitii (Alıştırmalar)

A. Completati cu sufixele corespunzatoare:


1. Kimi telefonla arıyorsun? Eser'... telefonla arıyorum.

2. Hangi müzik... seviyorsun?

3. Türkiye'... görüyoruz.

4. Lütfen pencere... aç!

5. Halı nerede? Halı yer...

6. Neye başlıyorsunuz? Ders... başlıyoruz.

7. Istanbul'... çok seviyorum.

8. Kime gülüyor? Siz... gülüyor.

9. Neyi açıyorsun? Pencere... açıyorum.

10. Kimde para var? Ben... para var.

11. Doktor çocuk... kontrol ediyor.

12. Adam spor... yapıyor.

13. Kadın masa... siliyor. (silmek = a sterge)

14. Yarın araba... tamirciye götürüyorum. (tamirci = mecanic; götürmek = a aduce, a conduce)

15. Bu peynir... nereden alıyorsun? Bu peynir... bakkal... alıyorum. (peynir = branza)

16. Neyi istiyorsun? Bu kitap... istiyorum.

17. Murat kimi bekliyor? Murat ben... bekliyor.

18. Neye bakıyorsun? Resimler... bakıyorum.

19. Ayla istasyonda kimi karşılıyor? O istasyonda Ahmet'... karşılıyor. (karşılamak = a intampina)

20. Şu ceket... almak istiyorum.


B. Traduceti in limba turca:


1. Sportivul ridica greutatile cu usurinta. (sportiv = sporcu; a ridica = kaldırmak; greutate = ağırlık; usurinta = kolaylık)

2. Tata repara masina. (a repara = tamir etmek)

3. Fata deschide geamul de doua ori.

4. Pe cine iubesti? Pe el il iubesc, dar pe ei nu-i iubesc.

5. Inchide lumina inainte de a iesi din camera. (lumina = ışık)

6. Ali vrea sa cumpere geanta neagra.

7. Mananc doua mere. Tu ce mananci? Eu mananc banana.

8. Aceasta muzica ne place si noua.

9. Cine scrie aceasta scrisoare?

10. Iau flori.



Raspunsuri:


A.

1. Kimi telefonla arıyorsun? Eser'i telefonla arıyorum.

2. Hangi müziği seviyorsun?

3. Türkiye'yi görüyoruz.

4. Lütfen pencereyi aç!

5. Halı nerede? Halı yerde.

6. Neye başlıyorsunuz? Derse başlıyoruz.

7. Istanbul'u çok seviyorum.

8. Kime gülüyor? Size gülüyor.

9. Neyi açıyorsun? Pencereyi açıyorum.

10. Kimde para var? Bende para var.

11. Doktor çocuğu kontrol ediyor.

12. Adam spor yapıyor.

13. Kadın masa siliyor.

14. Yarın araba tamirciye götürüyorum.

15. Bu peyniri nereden alıyorsun? Bu peyniri bakkaldan alıyorum.

16. Neyi istiyorsun? Bu kitabı istiyorum.

17. Murat kimi bekliyor? Murat beni bekliyor.

18. Neye bakıyorsun? Resimlere bakıyorum.

19. Ayla istasyonda kimi karşılıyor? O istasyonda Ahmet'i karşılıyor.

20. Şu ceketi almak istiyorum.


B.

1. Sporcu ağırlıkları kolaylık yle kaldırıyor.

2. Baba araba tamir ediyor.

3. Kız pencereyi iki defa açıyor.

4. Kimi seviyorsun? Onu seviyorum, ama onları sevmiyorum.

5. Odadan çıkmadan önce ışığı kapatıyor.

6. Ali siyah çanta almak istiyor.

7. Iki alma yiyorum. Sen neyi yemek yiyorsun? Ben muzu yiyorum.

8. Bu müziği biz de seviyoruz. / Bu müzikten biz de hoşlanıyoruz.

9. Bu mektubu kim yazıyor?

10. Ben çiçek alıyorum.

joi, 2 septembrie 2010

Sezen Aksu - Pardon



Sezen Aksu - Pardon

Pardon bakar mısınız, tanışmış mıydık?
Sevmiş miydim ben sizi hiç, sevişmiş miydik?
Pardon daha önce konuşmuş muyduk?
Yürüyüp çıkmazlarda yorulmuş muyduk?

Yüzünüz ne kadar da aşina
Avcumun içine alıp öpmüş olabilirim
Gözünüz öyle uzak bakmasa
Sizi tanıdığıma yemin ederim

Peki, bu şarkıyı hatırlar mısınız?

Pardon bakar mısınız, adınız neydi sizin?
Baş harfini göğsüme yazmış olabilirim
Pardon daha önce neredeydiniz?
Geçtiğiniz yollara düşmüş olabilirim

Peki, bu şarkıyı…
Hatırlarsınız…
Hatırlarsınız…


excuse me!

excuse me, may i have your attention, please, have we ever met?
have i ever loved you, have we made love?
excuse me, have we ever talked before?
walked together and got tired at the dead ends?

your face is so familiar
i may have took it inside my hands and kissed
if your eyes didn't look that far
i would swear that i knew you

or well, do you remember this song?

excuse me, may i have your attention, please, what is your name, again?
i may have written the first letter of it in my heart
excuse me, where were you before?
i may have fallen in the paths you passed

or, this melody?
you remember..
yes, you do..

(traducerea de aici)
Pronumele personale in Acuzativ

Sg.

1. Ben -> Beni (pe mine)
Ex: -Beni affediyor musun?
(Ma ierti? affetmek = a ierta; af = iertare)

2. Sen -> Seni (pe tine)
Ex: -Seni seviyorum.
(Te iubesc)
-Seni özledim.
(Mi-e dor de tine; özlemek = a ii fi dor - cere intotd Ac.)

3. O -> Onu (pe el/ea)
Ex: -Onu iki saat durakta bekliyoruz.
(O asteptam 2 ore in statie; durak = statie; beklemek = a astepta)

Pl.

1. Biz -> Bizi (pe noi)
Ex: -Yarın bizi ziyaret ediyor musunuz?
(Maine ne vizitati? ziyaret = vizita; ziyaret etmek = a vizita)

2. Siz -> Sizi (pe voi/dv.)
Ex: -Her gün sizi çok özlüyorum.
(Imi este foarte dor de voi in fiecare zi)

3. Onlar -> Onları (pe ei/ele)
Ex: -Son zamanlarda onları düşünüyoruz.
(Ne gandim la ei in ultimul timp; düşünmek = a se gandi - cere intotd Ac.)
Situatii in care complementul direct nu cere acuzativul

1. cand CD nu este individualizat
Ex: -Masaya çiçek koyuyor.
(Pune flori pe masa)
-Anne et kızartıyor.
(Mama prajeste carne; et = carne; kızartmak = a praji)
-Metin sık sık mektup yazıyor.
(Metin scrie foarte des scrisori)

2. cand CD realizeaza impreuna cu verbul o imbinare lexical-sintactica cu sens stabil
Ex: -cevap vermek = a raspunde (a da raspuns)
-imza atmak = a semna (a arunca semnatura)

3. cand CD provine din aceeasi radacina cu verbul
Ex: -yemek yemek = a manca (mancarea)
-yazı yazmak = a scrie (scrierea)
-soru sormak = a intreba (intrebarea)

4. cand CD este precedat de un numeral, de un cuvant ce indica cantitatea, chiar si de adjectivul nehotarat (un, o)
Ex: -Her gün iki muz yiyorum.
(In fiecare zi mananc doua banane)
-Böyle bir adam tanımıyoruz.
(Noi nu cunoastem un astfel de om; böyle = şöyle = asa, astfel)
Situatii in care complementul direct primeste acuzativul

1. cand obiectul direct este individualizat
Ex: -Çiçekleri masaya koyuyorum.
(Pun florile pe masa)

2. cand complementul direct este exprimat prin orice fel de pronume
Ex: -Partiye kimi çağırıyorsunuz?
(Pe cine chemati la petrecere? çağırmak = a chema, a invita)
-Bunu ben de görüyorum.
(Si eu vad asta)
-Seni affetmiyorum.
(Nu te iert; affetmek = a ierta)

3. cand CD este determinat de un demonstrativ
Ex: -Bu çocuğu tanıyor musunuz?
(Il cunoasteti pe acest copil? tanımak = a cunoaste)

4. cand CD este determinat de un adjectiv la gradul superlativ
Ex: -En büyük pasta çocuğa veriyorlar.
(Ii dau cea mai mare prajitura copilului; en = cel mai, cea mai; vermek = a da; pasta = prajitura)

5. cand CD are deja un sufix posesiv
Ex: -Kitabımı her zaman sınıfta unutuyorum.
(Imi uit mereu cartea in clasa; unutmak = a uita)

6. cand CD este exprimat printr-un adjectiv substantivizat
Ex: -Yeniyi seçiyoruz.
(Alegem noul; yeni = nou; seçmek = a alege)
-Güzeli beğeniyorlar.
(Le place frumosul)

7. cand CD este determinat de un adjectiv format cu -Ki
Ex: -Yarınki gazeteyi almak istiyor musun?
(Vrei sa iei ziarul de maine? yarın = maine; yarınki = de maine)

8. cand CD este afectat in intregime de actiunea verbului
Ex: -Çocuklar çikolata tamamen yiyorlar.
(Copiii mananca ciocolata in intregime; tamamen = in intregime, cu totul)
Cazul Acuzativ (Akuzatif Eki)

Este cazul complementului direct (pe cine?, ce?) si se reda cu ajutorul sufixelor:

, -i, -u, (pentru cuvintele terminate in consoana)
-, -yi, -yu, -yü (pentru cuvintele terminate in vocala)

Raspunde la intrebarile:
-kimi? = pe cine?
-neyi? / ne? = ce?

Exemple:

-Bu kitabı alıyorum.
(Iau aceasta carte)

-Hangi dili konuşuyorsun?
(Ce limba vorbesti?)

-Murat'ı her gün görüyor musun?
(Il vezi pe Murat in fiecare zi?)

-Kimi arıyorsunuz?
(Pe cine cautati?)

-Hangi aktörü beğeniyorsunuz?
(Ce actor va place? beğenmek (+Ac) = sevmek (+Ac) = hoşlanmak (+Abl) = a placea, a iubi, a prefera, a agrea)

-Lütfen radyoyu kapat!
(Te rog inchide radioul!)

-Öğretmeni dinlemiyor musun?
(Nu-l asculti pe profesor?)